Selam mavi kelebekler. Yakın bir zamanda yalnızlık ile ilgili bir yazı okudum. Çok beğendim. Hemen aklıma Aziz Bey geldi. Bir çoğunuz tanıyor Aziz Beyi. Ama tanımayanlar vardır illaki. Tanıştırayım yalnızlığımın adı Aziz Bey. Dertleşmeyeli oldu bir hayli.
Merhaba Aziz Bey, bu aralar sık uğrar oldun yanıma. Hatta gitmiyorsun desek yeridir. Sana yaşadıklarımı anlatacağım. Üşüyorum Aziz Bey, dışarıda yürek yakan bir güneş var ama ben parmak uçlarıma kadar üşüyorum. Sözümü tutamadım sana karşı. Kaptırıverdim kırık dökük yüreğimi...
Unutmak zordur derler ya çok bilmiş ünlü düşünürler. Unutmak zor değil ki Aziz Bey. Unutmak kolay da ben işin acemisiyim. Bak o kadar zor olsa unutur muydu. Unuttu Aziz Bey unuttu, hatırlamıyormuş beni. Umrunda değilmişim. Olsun ne yapalım...
Çay demledim şimdi. Sanada doldurayım bir bardak. Sonra balkona geçelim. Yalnızlığın dumanıda tütsün. Şu çayın ne derin bir anlamı var benim için Aziz Bey. Biliyorsun gerçi, sana anlatmıştım. Ona anlatamadım Aziz Bey, olmadı...
Saçlarımı siyaha boyattım gördün değil mi? İnsan yakışmış der ama nerdeeee! Sen beni böyle sevmiyorsun Aziz Bey, biliyorum cıvıl cıvıl olayım istiyor canın. Ama bak aralara mavi attırdım. Kendime acı vermek için bir sürü şey yaptım, sen zaten farkettin bunları. Yine uyuyamıyorum Aziz Bey, günlerdir uyuyamıyorum. Derdim sevgisi değil, sevmesin beni mühim değil. Affedemiyorum Aziz Bey. İçimde affedemediğim şeyler var...
Çok sessizdim ona karşı, çok hassas, fazlasıyla dikkatli, hatta belkide ürkek. Olmadı Aziz Bey, bu ona yetmedi. Gitti... Şu imalı gözleri çek üzerimden, bilmiyorum nereye gittiğini. Sadece birine olmamasını umuyorum. Belki de birine gitti Aziz Bey. İnanki hayat değil şu belirsizlik yordu beni...
Öfke, kin, nefret daha birçok kötü duygu, bunları almak istedim hayatıma, olmadı. Yapamadım, yahu aynı cümlede olmasınlar diye nokta koyuyorum habire. Aziz Bey bu gece de burdasın. Gideceğin yok belli, zaten başkası ile mesafelisin bir bende yatıya kalıyorsun. Eyvallah. Sorun değil. Yatağın hazır içeride Aziz Bey, git yat ,saat hayli geç oldu. Bana bakma öyle, biliyorsun daha sabaha kadar burdayım. Anlatamadığım çok şey var sana, bu yüzden çaresizliğime üç nokta koyuyorum...
Saygılar, sevgiler efendim...
Herkesin bir Aziz Beyi olmalı seninki gibi.. Sessizce dinleyen, her şeyini tüm samimiyetinle,rahat rahat anlatabildiğin... Yine çok güzel olmuş. Ah ah...
YanıtlaSilBelki de herkesin bir Aziz Beyi vardır. İsimler farklıdır. Olabilir, olmalı... Değerli yorumun için çok teşekkür ederim. Sevgiler:) :)
SilBu yazıyı okuduktan sonra ne anladım? Yoldaş bir Aziz Bey edinmeyi... Belki isim konusunu çok sonraları düşünebilirim (ama işin goy goy yanı yatılı misafirin kısa olanını severim ben :) ). Bir de şunu eklemeden duramayacağım; hayat zaten belirsizliklerden ibaret. Hepimizi de durduk yere derbeder eden şey de tam olarak bu belirsizlikler.
YanıtlaSilEline sağlık.
Beni belirsizlikler mutsuz ediyor zaten. Kesinlikle bir Aziz Bey edinmek lazım. Dertlesmek için bir başkasından medet ummamak için. Güzel yorumun için çok teşekkür ederim. :) :)
SilNe güzel de dertleşmişsin kendinle.
YanıtlaSilGüzel yorumun için teşekkür ederim. Arada gerekiyor sanırım. :) :)
SilYalnızlık hissetmeyen, hissetmemiş tek bir kişi olabilir mi ister Aziz Bey'i olsun ister olmasın? Sanırım tüm şiirler o olgunun ürünü. Ben, senin her şeye rağmen maymun iştahlıca daldan dala konmamanın hatta Aziz Bey'i bazı şeylerin yerine koymanın görüleceğine, duyulacağına eminim Sema :) Ne diyor şarkıda, "Time, it takes time"... Yorulma e mi güzel kız? Saçlarının yakıştığına da hepimiz eminiz :)))
YanıtlaSilNe zaman birşeyler yazsan o kadar mutlu oluyorum ki. Hatta bana kızdığını bile düşündüm. Ben yalnızlık ile çok içli dışlı oldum sanırım. Bir türlü ayrılamıyoruz. "Time, it takes time" sanırım beni özetledi. Güzel yorumun için teşekkür ederim. Sevgiler :) :)
SilYazıyı okuyunca Aziz bey gözümde Kocan kadar konuş(izlemiş bulunduk) Efsunun hayali arkadaşı yazar yada Sabahattin Ali gibi birinin gelmesi normal mi? Sanki takım elbisesi gözlükleriyle oturup babacan bir tavırla dinliyor seni..
YanıtlaSilKesinlikle öyle canım benim. Hayalimdeki Aziz Bey profili takım elbiseli, uzun boylu, tam şair ruhlu bir adam. Ve gamzesi var.
SilAziz Bey'in diğer aile fertleri de benimle yaşıyor merak etme :)) Var hepimizde bir Aziz Bey yani.. Neyse uyusun uyansın sağlam kafa elbet sana diyecekleri olacaktır. Aziz Bey'e benden selam söyle, haa Mualla Hanım (Aziz Bey'in annesi) der ki, çok ağır yemesin birde yatmadan çay içmesin çarpıntı yapıyormuş :)) Ana yüreği işte o da oğlunu merak ediyor. Beraber bir akşam bana gelin biz seninle sohbet ederiz, ana oğul da hasret giderir. Öpüyorum çok :)
YanıtlaSilBu güzel yorum nedir yaaa:) Bir aksam gelicez mutlaka. Annesine benden selam. Ana yüreği işte. Güzel bir çayda demlersen pek yakında yanındayız.
SilBen zaten çocukluğumdan beri canlı cansız şeylerle konuştuğum için sanırım Aziz beye gerek yok bende :)
YanıtlaSilBu da çok hoş. Ne güzel yalnızlığa ihtiyaç duymamak...
SilYalnız bu Aziz Beyle de fazla içli dışlı olmak bazen dezavantaj olabilir ;) Tüm sırlarını paylaşıyorsun. Malum, iki kişinin bildiği sır değildir. Belki ileride aleyhine kullanabilir :)
YanıtlaSilOhooooo Aziz Beye sonsuz güvenirim. O benim sırlarımı açık etmez eminim. Ama çokta şey etmemek lazım. :) :)
SilYazıyı okuyunca şöyle bir hüzünlendim. Yorumlara geçtim gülme krizine girdim. Güzel bir duygu yaşadım akşam akşam(gece gece). İyi oldu. Çayım bitmiş dur ben bir çay alayım. :)
YanıtlaSilOooo bir çayyaş. Güzel yorumun için çok teşekkür ederim. Madem Aziz Bey sayesinde tanıdım sizi bana da bir demli çay verirsiniz diye düşünüyorum.
Sil"Çayyaş" güzel tabirmiş. Bende bir diziden duyduğum "çaysamak" tabirini kullanırım genelde.(Hangi dizi olduğu hakkında en ufak bir fikrim yok çünkü unuttum.)
SilDemli bir çay tabi efendim hemen getiriyorum. :)
Çok teşekkür ederim. Çaysamak kelimesinin bir benzeri, bizde çaysımak diyoruz.
Sil