22 Ağustos 2016 Pazartesi

Veda

Veda


      Merhaba mavi kelebekler. Hayatım bir karmaşa içinde. Bir süre yazı yazmayacağım. Belki bir daha yazmayacağım. Bu şehri bırakmaya karar verdim. Blogumu silmeye kıyamadım. Deli tarafım sil dedi, ama mavi yanım kıyamadı. Bu süreçte sizi sıktıysam, moral bozduysam, üzdüysem özür dilerim. Yeni bir hayata başladığımda geri dönmeyi düşünüyorum. Blogları okuyacağım. Yani zaman buldukça. Zaten günlük takip ettiğim bir hikaye var. Sevgili bi'blog tarafından yazılan. Bilmiyorum, yine yazmaya ara vermek ne kadar doğru olacak. Ama zaten sürekli aynı şeyleri yazıyormuş hissi beni öldürüyor. Biraz kelimeler pişsin, cümlelerim demini alsın umarım geri dönerim. Sevgiler, saygılar sunuyorum....
Mavi'ye Açılan Kapı

Mavi'ye Açılan Kapı


Heyyy selam mavi kelebekler. Bu gece yeni şeyler keşfettim. Nedeni belli acılarımın, nedeni belli olmayan uzunluğunu keşfettim. Ne diyor bu deli diyorsunuz, tamam sakin, oturun bir hele anlatayım olan biteni. 

Neden bir türlü unutamıyorum? Neden bu kadar canım yanıyor? Bu sorular epeydir hayatımı bilinmeze sokmuştu. Bu gece twitterda gezerken profilimde sabitli duran bir sözü gördüm. "İçimde affedemediğim şeyler taşıyorum" Sanırım bu ipucu yeterli. 

21 Ağustos 2016 Pazar

Biraz Daha Ben.

Biraz Daha Ben.


Selam mavi kelebekler. Sanırım kendimi anlattığım yazıları daha çok seviyorum. Öyle olacak ki size biraz daha kendimden bahsedeceğim. Mavi bir kız oluşumdan fazlasını. Yine nedenini bilmediğim halde oturdum klavye başına. Anlatacak şeyler birikmiş olabilir. 

Nereden başlasam bilemiyorum. Ama takıntılarımı anlatarak giriş yapmak geldi içimden. İlk takıntım, yeni aldığım kitabı koklamak. Yani sanırım kitap kokusunu seviyorum. Yoksa başka bir açıklaması olamaz. 

20 Ağustos 2016 Cumartesi

İki Çay, Biri Demli Olsun

İki Çay, Biri Demli Olsun


Merhaba mavi kelebekler. Az önce bir müzik arası vereyim dedim ve sizinle sevdigim bir şarkıyı paylaştım.  Ama asıl yazıma gelecek olursak, bugün size benim için yeri çok ayrı olan çaydan bahsedeceğim.

Aslında anlatımım, gerçek anlamı yanında yetersiz olacaktır. Ama ben Karadeniz'liyim bizde sabah kahvaltısından akşam yemeğine kadar çay demlenir. Çaysız sohbet yapılmaz,  çay olmadan iş yapılmaz, çay olmadan dostluklar oluşmaz. Biz çaysız olmayız. 
Ziyan Bey, Sükut Hanım

Ziyan Bey, Sükut Hanım


      Selam mavi kelebekler. Size bugün sevdiğim  bir şarkıdan bahsedeceğim.  Çok ses getirememiş ama bana göre müzik listelerinde bir numara olması gereken bir şarkı. Vera grubunun Ziyan Bey isimli şarkısı. Benim için anlamlı olduğundan sizinle paylaşmak isterim. Ben halen Sükut Hanım olarak geziyorum  ama o artık Ziyan Bey olamaz. Sözlerini de beğeneceğinizi düşünüyorum.

18 Ağustos 2016 Perşembe

Dert Ortağım Aziz Bey

Dert Ortağım Aziz Bey


      Selam mavi kelebekler. Yakın bir zamanda yalnızlık ile ilgili bir yazı okudum. Çok beğendim. Hemen aklıma Aziz Bey geldi. Bir çoğunuz tanıyor Aziz Beyi. Ama tanımayanlar vardır illaki. Tanıştırayım yalnızlığımın adı Aziz Bey. Dertleşmeyeli oldu bir hayli.

      Merhaba Aziz Bey, bu aralar sık uğrar oldun yanıma. Hatta gitmiyorsun desek yeridir. Sana yaşadıklarımı anlatacağım. Üşüyorum Aziz Bey, dışarıda yürek yakan bir güneş var ama ben parmak uçlarıma kadar üşüyorum. Sözümü tutamadım sana karşı. Kaptırıverdim kırık dökük yüreğimi...

17 Ağustos 2016 Çarşamba

Şiir Gibi Bir Hayat

Şiir Gibi Bir Hayat



      Selam mavi kelebekler. Bu gece kitaplığımda duran tüm defterleri indirdim. Günlüklerim hariç 20 küsür defterim varmış. Bunlardan bir en eski bir de en yeni olanı seçip balkona geçtim. İnsan hissetmeden yazamazmış tekrar anladım. Şimdi bu yazıyı neden yazıyorum inanin bilmiyorum. Sanırım sizinle dertleşmeye ihtiyacım var.

      Hayatımdaki belirsizlik halen devam ediyor. Ama daha iyiyim. Kendimi keşfetmeye başladım. Rumca bir ninni var. Sürekli onu söylüyorum. Kuzenim ve arkadaşlarım tekrar sıyırdığımı söylüyor. Belkide haklılardır. Neyse konuyu dağıtmayın bakayım. Yakın bir zamanda 2 mesaj aldım şiirlerimi paylaşmamı istediler. Üzerine yorumda alınca dedim artık paylaşmak şart oldu. Bugün bir kaç şiirimi yazmak istiyorum. Ağustos ayında yazdığım şiirler. Daha tazecik. Fırından yeni  çıktı, yürek yakıyor...

15 Ağustos 2016 Pazartesi

Biraz Nazım, Biraz Cemal, Biraz Deli

Biraz Nazım, Biraz Cemal, Biraz Deli



      Selam mavi kelebekler. Nazım Hikmet okumanın aşırı özlem içerdiğini, Cemal Süreya okumanın derin sevdalara kapıldığına işaret olduğunu biliyor muydunuz? İnanın ben bilmezdim. Fakat başıma gelen küçük tatlı sürprizler ile bunları öğrendim.

      Dün sabah dostlarım ile bir yerde kahvaltı yaptık. Ben sonrasında kendimi yine Kadıköy'deki o kafeye attım. Sıcak bir çay söylemiş, Cemal Süreya'dan "Sevda Sözleri" kitabını okuyordum. Hemen yanımda Nazım Hikmet'ten "Memlekettimden İnsan Manzaralı" diye bir kitap okunmak için sırasını bekliyordu.

12 Ağustos 2016 Cuma

Olsa Yanlışlık, Olmasa Yalnızlık

Olsa Yanlışlık, Olmasa Yalnızlık


      Bu aralar derin bir üzüntü içindeydim. Gerek yakınımdaki insanlar gerekse beni tanımadığı halde bana çaba harcayan, moralimi düzeltmek için çabalayanlar oldu. Ben düzeleceğim. Beni son kez dinler misiniz? Size bir hikaye anlatmak isterim.

      Bir varmış, bir yokmuş, belkide bir var, bir daha var siz karar verin. Aşk diye bişey varmış. Aylak aylak gezer, nerde savunmasız biri var gider ona çarparmış. Ama sonrasında neler olduğunu anlamadan dinlemeden bir anda gidermiş. Aylar, yıllar hatta asırlar geçmiş.  Anadolu bıyıklı,  efe yürekli aşk bir anda çağa uymuş. Her yeri dövmeli, garip konuşan bir genç oluvermiş.

9 Ağustos 2016 Salı

Lavanta Bahçesindeki Deli Kadın

Lavanta Bahçesindeki Deli Kadın


     Lavanta kokusunu çok severdi kadın.  Bazen lavanta tarlasına gider saatlerce ordaki kokuda sarhoş olurdu. Burnu sızlayana kadar çıkmazdı ordan. Derin düşüncelere ve hayallere dalardı, sonra çıkarabilene aşk olsun.

     Hayatı bir karmaşa içine sürüklendi kadının. Her karışını bildiği şehrini bir anda terkediverdi. Mutluluğu yastık altı etmezsen, sanki kalmayacaktı bir sonraki kışa. Sımsıcak kalbi, yerini buzullara bıraktı. Elleri üşüyen, elleri çatlaklar ile dolu bir kadın oluverdi.
BloggerLife2 #Mim

BloggerLife2 #Mim


     Selam mavi kelebekler.  Aslında ruh halim çok müsait değil bu yazı için ama insan severek okuduğu bir yazar tarafından mimlenince, karşılık vermesem olmazdı. (acemidemirci) Tamam başlayalım o zaman.

1- Blogger denilince akılınıza gelen üç şey nedir?

    İlk olarak samimiyetini kağıda dökebilen insanlar geliyor. Bir yazıyı okurken "ya ne kadar samimi bir blogger" diyorsam sabah kahvemi alıp okuduğum ilk bloglarda genelde onlarındır. 
     Ikinci olarak zaman kavramı olmayan kişiler geliyor. Birçoğu çalışıyor, bazısı evli buna rağmen ne kadar da değer veriyorlar. 
     Son olarak kelime cambazı olarak nitelendirdiğim insanlar geliyor. Kelimeleri öyle bir kullanıyorlar ki dikkat etmek lazım okurken. Dengeyi kurup blogu daha eğlenceli hale getiriyor. 

7 Ağustos 2016 Pazar

Hayatımda Neler Oluyor

Hayatımda Neler Oluyor



     Selam mavi kelebekler. Yeni blogum "Bir Deli Mavi" hayatıma gireli 4 ay oldu. Çok uzun bir süreç değil biliyorum. Ama hayatım çoktan değişmeye başladı bile. Bundan önce "Aşırı Kişisel" isimli bir blogum vardı. Deli deli konuşup kendimi iyi hissediyordum. Bir iki kişi okuyorduda.  Tabi sonrasında silmek durumunda kaldım.

4 Ağustos 2016 Perşembe

4 Trilyon Param Olsa Mı? #Mim

4 Trilyon Param Olsa Mı? #Mim


Yeni bir blog yazarı olarak ilkkez Şafak Çalışkan  tarafindan mimlendim. Bu konu üzerine bayağı düşündüm ve hayallerimi tekrar bir gözden geçirdim.  Acaba 4 trilyon param olsa neler yapardım? Şimdi bir delinin hayallerini sizinle paylaşma vakti.  

İlk yapacağım iş sırf söylemesi zor olsun diye 1 tl harcadım. 3. 999. 999....... heheh!!! Bir çılgın ben. Soran olsa ne kadar param var söyleyemezdim. Üç trilyon dokuzyüz doksan dokuz... nasıl okunuyor onu bile bilmiyorum. Ulan fakirliğe bak ya!