31 Mayıs 2016 Salı

Gece Hüznü Beraberinde Getirir

Gece Hüznü Beraberinde Getirir


             mavi, blog yazısı, hüzün, deneme

  Geceyi sevemedim bir türlü. Hüznü erken getirir bana. Sonrasında sabah olmak bilmez. Maviyi çok nadir görürsün. Korkuların bile bir anda devleşir.

  En büyük cehennemi genelde kadınlar yaşar. Sever kadın, sevmeyi öğrenmiştir. Belki zor gelir bu eylem ona ama en çok o yanar kayıplar olduğunda.


  Ben hiç sevemedim sanırım. Bende bunun hüznünü yaşıyorum. Hiç o samimiyeti yakalayamadım insanlarda. Bir bulsam çok mu severim? Bilmiyorum, hiç düşünmedim. Ama severim sanırım.

  Bu gece ilkkez tanımadığım biri için şiirler yazıyorum. İnanın kim olduğunu bilmiyorum. Ama sözleri ve şiirleri büyülüyor adeta beni. En sevdiğim şarkıları söyletiyor.

  Hava soğuk. Hatta burda biraz yağmur bile var. Ama balkonu bırakmak istemiyorum. Rüzgarı hissetmeyi denedin mi hiç? İzin ver ona gezsin vücudunda. Omzundan içeri girsin, bedeninde dolaşsın, köprücük kemiğindeki şarabın tadına baksın. Bırak rüzgar sarhoş olsun bedeninde.

    Uzun zaman olmuştu şiir yazmayalı. Kalemi elime alınca, ellerim hafif bir titredi. Ama kelimeler dökülüverdi bembeyaz satırlara.  Sayfalar kirlendikçe kirlendi.

  Bu gece kalemim ilkkez mavi dışında birine şiirler yazdı.

30 Mayıs 2016 Pazartesi

Filmliyorum- Al Yazmalım/ Cengiz Aytmatov

Filmliyorum- Al Yazmalım/ Cengiz Aytmatov

mavi, blog yazısı, inceleme yazısı, film incelemesi


Atıf Yılmaz tarafından yönetilen, başrollerinde Kadir İnanır ve Türkân Şoray'ın oynadığı, 1977 tarihli film. Türk sinemasının başyapıtlarından biri olarak sayılmaktadır. Kırgız yazar Cengiz Aytmatov'un 1970 yılında yayımlanan aynı adlı romanından uyarlanmıştır. Filmin özgün müziğini Cahit Berkay bestelemiştir.
  Mavinin en sevdiği ve defalarca izlediği filmdir. Öyle saf bir aşk ve sonrasında yaşanan sadakat anlatılır. Her ne kadar İlyas'a kızmış olsamda defalarca izliyorum. Bir kadın ne kadar temiz sever çok iyi anlatıyor. 

Kamyon şoförü İlyas (Kadir İnanır), İstanbul'dan Asya'nın (Türkân Şoray) kaldığı köye gelir. Birbirlerine aşık olup evlenirler. Çocuklarının adını Samet koyarlar. İlyas, kamyoncu olduğu için sık sık yollara çıkar ve Asya, Samet'le yalnız kalır.
Bir gün yine yola çıkan İlyas, eve dönmez ve Asya yı bir sekreter ile aldatır. Asya bunu pencerede görür ve İlyas'tan kaçar.
İşleri bozulan İlyas, Asya’nın karşısına öyle çıkmak istemez ve bunalıma girerek Asya’yı terk eder. Asya, bu acıya dayanamaz ve oğluyla birlikte yollara düşer. Yolda Cemşit (Ahmet Mekin) adında bir adamla karşılaşırlar. Cemşit onlara kol kanat gerer. Birlikte yaşamaya başlarlar. Bir gün İlyas karşılarına çıkar. Asya şimdi büyük aşkı ve kendisine zor gününde kucak açan Cemşit arasında bir tercih yapmak zorunda kalır. Ve "sevgi emektir" diyerek kendisine ve çocuğuna emek veren Cemşit'i seçer.

  

– Yarın aynı yerde aynı saatte çamura saplansam yardıma gelir misin ?
+ Bilmem. Orası yol bi gören olur.
– Kalenin orda bekleyeceğim seni al yazmalım.



Benim adım İlyas. Kamyonumun adı Aldırma Gönül. Senin adın ne al yazmalım ? (…) Bizimle konuşmuyor arkadaş. Peki niye konuşmuyor. Bizi adam yerine koymuyor mu diyorsun. Ziyanı yok gülüşü yeter bize.



– Elini tuttum sıcacıktı, yüreği elimdeymiş gibi…
+ Elinden tutuversem benimle gelir mi ?


Sevgi neydi, sevgi iyilikti, dostluktu… Sevgi emekti.



+ Elveda Asya, elveda selvi boylum, al yazmalım, elveda, bitmemiş türküm benim.

Mavi Kız Değişiyor

Mavi Kız Değişiyor

mavi, blog yazısı, dertleşme, yaşamın içinden


  Bugün ilkkez sözümü tutamadım. Sanırım değişmeye başlıyorum. Biliyorum kötü olmamdan korkuyorsunuz. Bende yıllarca bundan korktum.

  Acaba birgün mavi beni terk eder mi? Bu soru kemiriyor beynimi. Tamam hiç istemeden bir kavga ettim, sinirlendim, üzüldüm ama çabucak geçti. Ne kin ne nefret kaldı içimde. Zaten tanımıyorumda.


  Cahil insana laf anlatmak zor ya hani, bilen insana anlatmak daha zordur aslında. İnce espiriler, gülmek için yapılmış herşey, sanki şahsına hakaret gelir insanların. Ben gülümsememi kaybetmek istemiyorum.

  Hayatta tabi ki kavgalar olur. Herkes senin gibi düşünmek zorunda değil. Ama hakaret düşük insanların başvuracağı bir yöntemdir. Ben en çok bunu yapanın adına üzülürüm.

  Neyse mavi zor bir gece geçirdi sanırım. Sol göğsü ağrıyor biraz. Yada ilkkez mi kırıldı bu kadar bilinmez. Ama mutsuz uyandı bugün. Solundan da kalktı.  Herşey üst üste geliyor.

Bu şarkı yüreğimi dinlendiriyor.


  Yine de dışarıda yağmur var ve yağmur sesi insanı dinlendiriyor. Sorun yok herşey normal ilerliyor. Siz benim olayları büyütmeme bakmayın,  kavgalar, sürtüşmeler olacak illaki. Ben doğacak güneşi bekliyor olacağım mutluluk için. Sen o kadar da bekleme. Bak kusursuzca yağan bir yağmur var dışarda.

27 Mayıs 2016 Cuma

Mavinin Dert Ortağı Aziz Bey

Mavinin Dert Ortağı Aziz Bey

mavi, blog yazısı, aşk, yalnızlık, dertleşme, günce


Güneş diyorum Aziz Bey, güneş doğdu. Daha kaç gün doğumu daha ayakta kalacağım. Yoruldum Aziz Bey, çok yorgunum. Kafamın içinde cam parçaları var. Ağzım kanla dolu. Konuşmayı bırak, düşünmek dahi çok acıtıyor Aziz Bey. Ellerim diyorum. Ellerim daha bir soğuk. Siz yokken üşüyorum Aziz Bey.
Titriyorum başımdan ayağa kadar. Parmak uçlarımı hissetmiyorum bile. Nefesimde içilen sigaraların keskin kokusu, aklımda pakette kalan bir kaç tanesi var. Ben her gece içiyorum Aziz Bey. Ölmek zordur eminim de, benim sorunum bu değil. Ben hayatın piçliğine rağmen yaşıyorum Aziz Bey. Hayat kar tanelerinin düşünce güzelliğini kaybetmesi kadar acımasız. Hayat vicdansız, zaman yüzsüz. Zaman olabildiğince hızlı. Zaman hiç durmuyor Aziz Bey. Bugün yine uyanıkken kabuslar gördüm. Ben deliriyorum Aziz Bey, ben kaybediyorum…
Yalnızlık Maviye Yakışmıyor

Yalnızlık Maviye Yakışmıyor

mavi, şiir, blog yazısı, yaşamın içinden


Hayat hızlıca akıp gidiyor. Yalnızlık bedenimde ilerleyen bir lanet gibi. Kırgınım hemde saç uçlarıma kadar… Her gelen umutlarımdan bir parça koparıp aldı. Daha ne kadar dayanabilirim bilmiyorum. Sende git… o gitsin, hepiniz gidin…Ben bana ait yalnızlığım ile yaşamaya devam ederim. Seni unutabilmek için, ellerini silah gözlerini mermi sayarım. Zaten seni unutmak için yürüdüğümüz o yollara dahi basmıyorum. Her gün farklı yollardan geliyorum kendime. Her gün lanet ediyorum hayatıma. Aynadaki yüz bile bana ait değil. Oda senin. Sevme beni, bırak ben seni yine karşılıksız seveyim.Sen istediğin kadar uzağa yürü, kimsesiz hissettiğin o yollarda yüreğim hep omzunda olacak…

Mavi Kırgın

Mavi Kırgın

Mavi, blog yazısı, şiir, dertleşme

Kırdım mı seni de? Kırmışımdır. 

Bu aralar çok insanı kırdım. 

Sanırım artık gülümsemeye ayarlanmış siyah beyaz maskem yüzüme büyük geliyor. 

Tam oturmuyor. 

Size de oluyor mu bilmiyorum ama ben nefes alırken sanki göğsüme bıçak saplanıyor. 

Öyle hastalık falan da değil bence. 

Sürekli kırılmaktan yoruldu artık kalbim. 

Ona da hak vermek lazım. 

Hop dedik tamam. Acıma duygunu kendine sakla. 

Ben ölmedim daha, yaralıyım yalnızca. 

Hiçlik havuzuna, yüzme bilmeden daldım. 

Ölmek istemiyorum. 

Sadece eskisi kadar iyi hissetmek istiyorum. 

Çocukluğumdaki gibi olsun herşey mesela dayak yiyeceğimi bile bile doğruları söyleyeyim, akşam ezanı ile birlikte evimde olmak için “seni kaçırırlar” gibi bir nedenim olsun. 

Ben artık boğuluyorum. 

Yazı yazamıyor ,kitap okuyamıyorum. 

Sevdigim mısralar artık hep aynı geliyor. 

Nereye nasıl bilmiyorum ama ben gidiyorum.

Sonsuz Mavilikler

Sonsuz Mavilikler

mavi, blogger, blog, şiir

Bu sabah kokunu aldım rüzgarla. 

Bir başka uyandım bugün.

İçimde tanıdık bir hasret türküsü var. 

Güneş yorgun yatıyor, hava soğuk. 

Ben her zamankinden fazla üşüdüm. 

Isınmak için sesin yoktu bu kez yanımda. 

Sizce sevdiğiniz insan ile aranızda kilometrelerce mesafe olsa yinede aşk devam eder mi?

Gerçekten yüreği yüreğimde atıyorsa bu yeter mi? 

Bu aralar kafam çok meşgul. Her hücremde o var sanki. 

Ne çok hisseder oldum onu. 

Gözleri kıskandırırdı maviyi. 

Yüreği gökler kadar. 

Hele o gamzesi yok mu!

Yeryüzü görse yerle bir olur. 

Gülüşü mavinin her tonu. 

Denizi sevdiğim kadar seviyorum seni. 

Aşığım sana gökyüzü kadar. 

Ellerin cemre oldu yüreğime. 

Her dokunuşun içimi ısıtıyor. 

Şimdi bir baharlık ömrümüz kaldı. 

Sonrası malum ayrılık. 

Bir tutam mavi saklıydı gülüşünde her gece uğruna ölmek istediğim…

Mavinin Her Tonu

Mavinin Her Tonu

mavi, blog, şiir, mavinin her tonu

Bıkmış gibiyim bu aralar. 

Her şeyden, herkesten. 

Çok büyük bir isteğim yok senden. 

Mutluluğu getir bana. 

Öyle azıcık ucundan. 

Dolu dolu da istemiyorum inan. 

Bana eskileri getir. 

Çocukluğumu ver bana. 

Saatlerce oynasın ruhum, senli benli bahçelerde. 

Bana beni geri ver artık. 

Yoruldum yabancı. 

Bana maviyi ver. 

Şöyle her tonuyla yanımda olsun. 

Kum saatinde son kum düştüğünde onu sana geri vereceğim.

Mavi Bir Gün

Mavi Bir Gün

blog, mavi, mavi gün, şiir, günce


       Keşke dünyayı mavi renk yönetse. 

      Her şey mavi kadar sonsuz olsa.

      Mavinin yaydığı ışık aydınlatsa dünyamızı, 

      Maviyi sevdigimiz kadar sevsek insanları.

      Keşke ölüme susan bedenimiz aslında bizimde, 

      Nefes alan mavi cesetler olduğumuzu hatırlasa arada.

      Herşey düzelecek birgün, bugün olmasını bekleme zaten.

      Güneş doğacak, yer gök masmavi olacak, 

      Siyahın kasveti yerine maviyi bırakacak ve genç arkadaşım. 

                               MAVİ BİR GÜNDE HERŞEY DÜZELECEK...

Mavi İle Tanış

Mavi İle Tanış

blog, bloger, mavi, başlangıç


O gece daha ne kadar karanlık olabilirdi, bak ben halen maviyim...


Masmavi bir gece var karşımda. Mavi ruhlar, mavi bir ceset ve mavi duygular. Mutluluğun tayini çıkmış. Uğurladıkları insanlık, zaten günler öncesinde ölmüş. Herkesin en masum en mutlu renk dediği mavi de oracıkta duruyor. Sanıldığı gibi mutlu falanda değil. Mavi soğuk bir renk, mutsuz , mavi kimsesiz. Selam ben Mavi...