Küçük Kızın, Büyük Dokunuşu

      Aniden irkildi ve yatağından kalktı çocuk. Nefes nefese kalmıştı. Ne yapacağını bilemeden saçını topladı ve şemsiyesini aldı. Ufak tefek sesler çıkartıyordu. Sanki garip bir dünyaya uyanmıştı. Belki de öyleydi!

     Kapıyı sertçe çarptı ve çıktı evden. Hava yağmurluydu biraz da soğuk var tabi. Kapının önünde ne yapacağını bilmemenin verdiği huzursuzluk küçük kızın yorgun bedeninden kolayca anlaşılıyordu. Bir adım attı ve şemsiyesini açtı.


      Evinin yakınlarında uzunca bir yol vardı. Kısa bir yürüyüş yapıp dönmek istiyor içindeki huzursuzluğu bu şekilde aşmak istiyordu. Ama neredeyse hergün yürüdüğü yolda bir gariplik vardı. Yol sırları açığa vurmuştu sanki. Sanki tüm kötü insanları cezalandırmış gibiydi...

     Biraz ilerledi küçük kız. Hemen oracıkta duran genç bir kız vardı. Sızlanıyor belki de ağlıyordu. Kız biraz yaklaştı ve omzuna dokundu. Gördüğü şey karşısında korku ile çığlık attı küçük kız. Kızın dudakları dikilmiş, düğümler atılmıştı. Korktu ve yürümeye devam etti kız. İnsan kalabalığı artmıştı...

      Biraz daha gidince bir adam gördü. Orta yaşlı saçının birazı dökülmüş. Ellerini arkaya atmıştı. Bir gariplik vardı. Ağlıyordu ve gözyaşlarını silmek için dahi kullanmıyordu ellerini. Küçük kız dahada yaklaştı adama. Adam çöz beni diye bağırdı, kız irkildi. Tamam dön diyebildi. Gördüğü manzara karşısında çok korktu küçük kız....

Elleri dikenli teller ile bağlıydı adamın. Sivri ve oldukça keskindi. Küçük kız parmağını kesti. Yardım getireceğini söyledi ve yürümeye devam etti kız. Biraz ilerde bir adam gördü. Yardım istemek için koştu yanına. Omzuna dokundu adamın. Yine korku ile bağırdı. Elleri ve dili kesilmişti adamın. Küçük kız korkudan ağlamaya başladı. Koşuyordu artık. Yolun bir an önce bitmesi için.

      Yolun sonunda bir adam bekliyordu. Buraya gel dedi. Sesinde birşey vardı. Tarifi mümkün olmayan bir huzur. Kız kayıtsız şartsız gitti adama. Korkuyor musun dedi adam. Evet dercesine başının salladı küçük kız. Bu yol dürüstlük ve olması gereken dünyanın garip yoludur dedi. Kız anlamadığını dile getirdi.

      Dudakları dikilmiş olan o kız saatlerce dedikodu yapar. İftiralar ile hayatları yok eder dedi. Susturmanın bir yolu daha yoktu. Ellerine dikenli tel bağlanan adam başkalarının emek verip kazandıkları ne varsa çalıp çırpar dedi adam. Anlattık anlamadı. Başka bir yolu yoktu buna son vermenin. Dili ve eli kesilen o adam eşini ve çocuklarını saatlerce döver, küfürler ederdi. Durdurmayı çok denedik olmadı.

     Küçük kız sanki bunları durdurmak istercesine. Artık dünya böyle bir yer mi dedi. Adam gülümsedi ve dünya gerçekliği, dürüstlüğü, olması gerekeni kaldıramayacak kadar sahte küçüğüm. Bu sadece bir rüya. Sen anlam kazandırabilirsin bu hayata. Kendi hayatına. İyi bir insan olarak dedi. Küçük kız aniden irkildi ve uyandı. Çok üşümüş ve korkmuştu.

      Bir dokunuş, bir iyilik bazen bir gülümseme bile bu hayata iz bırakmana yeter. İyi insan olmak senin elinde. Küçük bir kızın kocaman rüyasına hoşgeldiniz. İşte yaşamanız istenilen dünya...
Sevgiler, saygılar sunuyorum....

SHARE THIS