Sessizlik öyle bir ses oldu ki, artık geceleri uyuyamıyorum. Cır cır böcekleri paralı nöbetçileri gibi Tanrı'nın. Hiç susmuyorlar, hesap da sormuyorlar. Doğduğum odada fazlalık gibi hissettirmekten bir adım öteye gitmiyorlar. Nefes alamıyorum, kendimi tanıyamıyorum, benliğimi bulamıyorum.
Neden? Cidden bir nedeni var mı bu sıkışmışlığın? Bana göre kurtuluşu yok bunun. Kafamın içindeki seslerden çıkamıyorum artık. Ne kadar bağırsam o kadar kısıyorlar sesimi. Adımı söylemeye bile izin yok. Gökyüzünden bahsetmek imkansız artık. Kendimi anlatıp duruyorum bir ton boş lafla. Dinlemiyorlar...
Kim olduğumu bulduğum andan itibaren beni dinlemeyi kestiler. Kim bunlar, ne istiyorlar? Bilmek istiyor muyum ki sesimi kısanları? Elimi cebime, düşüncemi kafamın dışına attırmıyorlar. Hani eleştiriyordunuz yanlış olan her şeyi? Sesimi kısanlara gözlerinizi kapattınız. Beni hapsetmek isteyen herkese bir omuz da siz destek attınız. Cidden var mısınız?
Ben yokum artık. Sırtımı sıvazlamak varken bıçaklayanlar yüzünden, elimi tutmak varken kesenler yüzünden, yüzümü güldürmek yerine aslanlar yüzünden, aferin demek yerine siktir edenler yüzünden. Baba beni neden sevmedin? Olsun, duymak istemiyorum, korkuyorum sebeplerden.
Cır cır böcekleri ötüyor halen vır vırr. Tanrı da gülüyordur eminim. Beni neden yarattın? Olsun, duymak istemiyorum sebeplerini. Daha kötüsünü planladığından korkuyorum. Korkularım ben de kalsın. Sırtım artık bu kadar boş bir bebenin ağırlığını kaldıramıyor. Uyuyamıyorum...
Affetmiyorum hiçbirinizi. Ölü bir kadın yarattınız el birliği ile. Allah rahatlık versin, uyuyun.
Bu yazdıklarımın hiçbir manası yok...