Merhaba mavi kelebekler. Bugün anlamlı bir yardım kampanyasından sizlere bahsetmek istiyorum. Bildiğiniz üzere kimsesiz kalpleri kucaklamak cesaret işidir. Çünkü burada size destek çıkacak biri olmaz yanınızda. Güzel birkaç isim güzel işler yapıyor ve sizlere onları anlatmak isterim. Bahçelievler Çocuk Esirgeme Kurumu için bir yardım kampanyası başlattılar. Belli bir yaş grubu için kitaplar, kıyafet, oyuncak ve tabi ki en önemlisi kurumun büyük ölçüde ihtiyaçları için para yardımı bekleniyor. İnanıyorum ki kimsesiz bir kalbi sizler yalnız bırakmazsınız. Peki sizden neler mi bekliyorum mavi kelebekler; Meltem PITIR ile iletişime geçmenizi.
Bu yazıyı herhangi bir sosyal ağda paylaşarak, Meltem PITIR'a pitirmeltem@hotmail.com'dan ulaşarak İnstagramda başlattığımız kampanya resmimizin altına iki arkadaşınızı etiketleyerek, Facebook'da paylaştığımız resmin yorum kısmına arkadaşlarınızı etiketleyerek, Yapacağınız yardımlar için sonrasını beklemeyerek, Konuyla ilgili isterseniz mevcut görseli kullanarak, yazı yazarak, Bu yazıyı yalnızca okumak ile yetinmeyerek, ....bir çocuğun gülümsemesine destek olabilirsiniz.
""Bazen kimsesiz bir kalbe dokunmak için gülümsemek yeterlidir. Sizde bir çocuğun kalbine dokunmak istemez misiniz?""
Ah yalan dünya der sonrasında oturur saatlerce bunun üzerine düşünürüm. Türkülerdir insanı derin düşünmeye iten yegane hayat parçaları. Beni de ben yapan, kendimi bulmama yardım eden bir sürü üstat varken nasıl olurda dinlemem. Bu gece dinleye dinleye nerelere gelmişim dediğim bir gece. Yine kendimi türkülerde buldum. Ve bu güzel günü türküler ile bitireyim dedim. Bazen dağı taşı anlatan, bazen unutulmaz aşklara sürükleyen, ilahi yönlerimizi kabartan ve hatta bizi ağlatmayı görev edinmişçesine güzel üstatlardan çıkan sanattır türküler. Hayatınız türkü tadında olsun der ve 4 güzel türküyü sizlerle bir an evvel buluşturmak isterim. İyi dinlemeler.
MUHARREM ERTAŞ: AVŞAR ELLERİ
Dedim önce oğlu sevgili Neşet ERTAŞ'ın usta diye seslendiği mükemmel bir adamla başlayım. O kadar samimi ve bizdenler ki, kendim oluyorum ister istemez dinlerken. En sevdiğim türküsü ile sizi baş başa bırakayım. İyi dinlemeler.
NEŞET ERTAŞ: CAHİLDİM DÜNYANIN RENGİNE KANDIM
Oğlunu es geçmemek lazım bence. Ölünce babamın ayak ucuna gömün beni deyip dururmuş Neşet baba. Evet öyle de oldu. 2012 yılında vefatının ardından tam da babasının ayak ucuna gömdüler onu. Harika şeylere imza atmış ve yüreğime dokunan sayılı isimlerden oldu. Hayatımda onun türküye girmesini beklediğim kadar anlamlı hiçbir şeyi beklemedim. Çok fazla söze gerek yok haydi dinleyelim.
AŞIK MAHZUNİ ŞERİF: İŞTE GİDİYORUM ÇEŞMİ SİYAHIM
Yıllar geçiyor gelmiyor yerlerine daha iyileri. Hiç kimse bu derin boşluğu dolduramıyor. Harika bir insandı Aşık Mahzuni. Doğumundan ölümüne kadar gönüllere taht kuran türküler var etmiş, gönlümüzün orta yerine de tahtını kuruvermiş. Öldüğü dönemde Almanya'daymış. Han sarhoş, hancı sarhoş demiş ve uzun süre hafızalardan silinmeyen eserler dünyaya gelmiş. İyi dinlemeler diliyorum. Bu arada dünyanın en iyi 3 halk ozanı arasında gösterilmiştir.
ALİ ASKER: ŞU METRİSİN ÖNÜ
Uzun yıllar dinlediğim için bolca tepki topladığım yüreğinin güzelliğinden yine de şüphe edemediğim kişidir Ali abimiz. 12 Eylül olayları sonrası sürgün hayatı yaşamış ülkesine geldiği ilk konserde tutuklanmıştı sevgili Ali ASKER. Bazen gözleri kapamalı ve sadece dinlemeli olanları. Muhteşem eserler ortaya çıkardı, "bir tek seni sevdim gerisi yalan" dedi Ali abimiz. Dinleyelim lütfen.
Yapılan araştırmalara göre her 40 saniye de bir kişi intihar ediyor. Yani bu demek oluyor ki sen bu yazıyı ilk gördüğünde bir kişi bileğini kesmiş olabilir. Bu yazı bittiğinde onlarca insan ölecek. Ve daha birçok kuram var. Sabah biraz serin, yataktan kalktın. Hava da bir güneş var evet ama ısıttığına dair şüphelerim de mevcut. Ve ilk hamle sen ilk adımını attığında 3 çocuklu bir baba ödeyemediği borçlar yüzünden kendini vurdu. Devam ediyorsun... Ikinci ve üçüncü adım derken yüzünü yıkadın. Kendine baktın aynada. Hayatın sana neler getireceğini bilemeden arkanı dönüp çıkacakken hop az evvel tecavüze uğrayan genç bir kadın kendini astı. Durmuyorsun... Birkaç adım attın ve mutfaktasın. Sandalyeye oturdun. Biraz düşündün. Saçlarının arasına geçirdin parmaklarını. Derin bir iç çektin. Kahve içmeye karar verdin ve suyu ocağa koydun. O sırada bir rüzgar girdi sağ omzundan, ailesi tarafından evlenmeye zorlanan bir kız az evvel bir sürü ilaç içti. Kahven oldu ve devam ediyorsun... Balkondasın. Rüzgarı hissediyorsun. Derin nefesler devam ediyor. Neler olacağından habersizsin. Kahvenden birkaç yudum alıyorsun. Bir kuş görüyor ve gözden kaybolana dek onu izliyorsun. Kahvenden bir yudum daha alıyorsun. Az evvel uyuşturucu bağımlısı genç bir adam damarlarına yüksek dozda uyuşturucu verdi. Ve kahven bitiyor... Odana gidiyorsun. Birkaç fotoğraf yırtıyorsun. Eski bir defteri ateşe veriyorsun. Gözlerin alev alıyor sanki. İnsanlara hiç güvenmiyorsun, bu yüzden yalnız başınasın. Bir karar alıyorsun ve daha uygulamaya başlamadan yalnızca hayatını sevmediği için kaybolmuş bir genç kız kendini yüksekçe bir yerden atıyor. Zaman akıyor... Duşa giriyorsun. Küveti dolduruyorsun. Hayata karşı öfkelisin. Gözlerinden istemsizce akıyor yaşlar. O kadar kaybolmuş haldesin ki hiçbir sesi duymuyor ve hiç acı hissetmiyorsun. Sonrasında birkaç damla kan. Sıradaki intihar vakası sensin. Bileklerini kesiyorsun. Zamanın da bileğindeki kanında hızla akmasının suçlusu sen değildin oysaki. Ölüyorsun... Halen insanlar ölüyor...
Hayat bazen insanı istemediği ama engel olamadığı yerlere götürür. Her nefes alışında daha çok acır insanın içi. Çiçek bahçesi sunmak için gelenler, dikenlerini batırıp giderler. Sonrasında durmak bilmeyen kanamalar... Unutmanın hayli zor olduğu sayısız izler. Dokundukça yeniden kanamaya başlar. Dokunmasan acısı halen duruyor.
İnsan hayatına çok az insanı sokmalı. Çünkü her gelen güven duvarından bir taş çalıp gidiyor. Bugün hayatımın en güzel günü olsun diye temenni ettiğim tüm günler, daha güneş tepeye dikilmeden boka sarıyor. Yok tamam etmiyorum kötü söz. Hislerimi biraz daha saklarım sorun değil.
Ben o kişi değilim. Kimseyi mutlu edebilecek o potansiyel yok bende. Çünkü unutmak zor benim gibiler için. Ben kalbimi kuşku duymaksızın açtım bazılarına. Sanki dünyada başka kimse yokmuş gibi davrandım. Peki bu bazı insanlar ne yapıyor. Yokuş aşağı hep yanımdalar. Ne zaman elimde poşetler ile yokuş yukarı gideceğim yanımda tek adam kalmıyor.
Bende düz yolları tercih edeceğim artık. Tehlikeye veya şüpheye yer vermeden zorlu yolların etrafından yürüyeceğim. Kimseye bir şey temenni etmeden. Hep o poşeti taşıyacağım gücü içime hapsedeceğim. Kimsenin yanında öyle güçsüz kalmayacağım. Kimseye Cumartesi günlerimi vermeyeceğim. Kimseye tek kelime laf etmeyeceğim. Veda edilmeden gidilecek bu yollar.
Saatin kaç olduğunu sorma hep benim için 04:40. Kim bilebilir ki anlamını hiç kimse. İşte ben her dakikaya, belki de her saate anlam yükledim. Ben unutsam defterim unutmaz, kalemim unutmaz, şairliğim unutmaz, gözyaşlarım unutmaz. Her birine bir veda borçlusun. Olsun...
Selam mavi kelebekler. Bir dörtleme ile sizlerleyim.. Tabi yaptığım birkaç hile de var. Şöyle ki evet bir dörtleme yapacağım ama dört ana başlık ile yapacak ve bu dört başlık içinde dört tane daha konudan bahsedeceğim. Napim yaa dörtlemeler kısa gelmeye başladı. Neyse lafı dolandırmadan hemen başlayayım.
1-KOZMETİK VE BAKIM
Biraz garip olacak biliyorum ama favori dört üründen bahsetmek istiyorum. Çok makyaj yaparak dışarı çıkmıyorum ama yine de ürünleri takip ediyor ve tabiki deniyorum.
Neutrogena Visibly Clear CC Krem 50ml
Kesinlikle memnun kaldığımı söyleyeceğim bir ürün. Özellikle fondötenin ağarlığını hissetmekten rahatsız olduğum zamanlarda kullanacağım. Ciddi bir kapatıcılığı yok ama zaten yüzümde lekeler olmadığı için benim için yeterli bir ürün. Gratis'ten 17.90tl gibi bir fiyata almıştım. Çok memnunum.En açık tonu bana gayet uygun. Denemelisiniz.
Eye Studio Lasting Drama Gel Eyeliner
Evet sıra geldi benim gibi eyeliner çekme özürlü birinin bile rahatlıkla kullanabileceği bir ürüne. Aslında çok korkarak aldım ama gayet iyi ve rahat bir kullanımı var. Bendeki black rengi ama mavi bile var. Bunu da Gratis'ten 15.90tl gibi bir fiyata almıştım. Ama indirimli fiyatı diye biliyorum. Bu da tavsiye edebileceğim bir ürün.
Rival de Loop Young Lip Butter
Sıkıntı ve stres ile boğuşan biri olarak dudaklarımın sıkça çatladığını ve kuruduğunu söyleyebilirim. Aslında Rossmann alışverişi yaparken sadece dış görünüşünü beğenip almıştım ve ucuz olması beni biraz ürküttü ve Rival de Loop markasını araştırdım. Ve oldukça iyi bir marka aslında kendi ülkesinde. Ürün fiyatı 9.90tl idi sanırım. Dudakları uzun süre nemli tutabiliyor. Tavsiye edilir.
URBAN Care Argan Oil Saç Kremi
Uzun süredir kullandığım bir marka olduğu için başka serilerini kullanırken pek korkmuyorum. Argan yağlı saç kremini de sırf merak ettiğim için kullandım. Bir iki kişi yağlandırıyor falan demişti ama ben öyle bir sorun yaşamadım. Bu saç kremini de Gratis'ten 14.90 tl'ye aldım. Zaten bildim bileli hep bu fiyattı. Çok memnunum. Tavsiye edilir. Her saç tipine uygun seriler var.
2-KİTAPLAR DOSTTUR
Geçtiğimiz ay idefixten alışveriş yaptım. Biraz garip isimli kitaplar seçtim sanırım. Ama hiç pişman olmadıklarım var. O nedenle paylaşmak istedim.
Haşlanmış Harikalar Diyarı ve Dünyanın Sonu
Şu ana kadar niye okudum ki şimdi bu kitabı dediğim bir kitabı yok Haruki Murakami'nin. E haliyle kitaba bayıldım ve finalde şaşkınlıktan öldüm. Bu kitap ile ilgili bir inceleme yazısı planlıyorum.
Biraz bilim kurgu, biraz fantastik ve bolca düşündüren bir kitap. Başta biraz sıkılıyorsunuz ama sabırlı iseniz kesinlikle kitabı bitirin asla yanıltmıyor. Keyifli okumalar.
Fiyatı: 28.90 tl
Sana Gül Bahçesi Vadetmedim
Yazarın tek kitabı ve kendi hayatından esinlenerek yazdığı bir kitap. Ve kesinlikle zaten psikolojik durumu çok parlak olmayan kişilerin okumasını pek tavsiye etmiyorum. Biraz insanı boğan bir anlatımı var kitabın.
Uzun süre önce kitabı hiç beğenmediğini söyleyen yorumlar okudum ve almaktan vazgeçmiştim. Ama kesinlikle bir başarı ve hayata tutunma öyküsü bence. Ben çok beğendim. Ama her duyguyu fazlaca derin hissettiriyor. Keyifle korkmadan okuyun bence.
Fiyatı: 21.00 tl
Karısını Şapka Sanan Adam
Bir Nöroloji doktorunun hastaları ile aşırı empati kurmasıyla ortaya çıkan oldukça ilginç ama bir o kadar da komik bir anlatıma sahip kitabıdır. Kesinlikle asla okuduğum için pişman değilim.
Bazen duygusal bağın gerektiğini çokça anlatmış kitapta. Aslında tam olarak umutlu değildim çünkü fazlaca övmüşlerdi kitabı haliyle çıtayı yüksek tutmuştum. Ama beni asla yanıltmadı bu kitap. Herkese tavsiye ediyorum.
Fiyatı: 14.00 tl
Kırılmadık Bir Şey Kalmadı
Evet popüler bir yazar okudum. Ama tabiki hüsrana uğramadım. Çok tavsiye almıştım kitapla ilgili ben de dayanamadım ve aldım. Zaten Özdemir ASAF şiirlerinin aşığı olarak yazılarının da mükemmel olduğu kanaatindeyim.
Deneme ve öykü tarzında yazıları mevcut. Aşk, kırılmışlık, aforizmalar derken bir de baktım bitti kitap. Şiddetle tavsiye ediyorum. Sakın kötü yorumlara aldanmayın sevgili mavi kelebekler. Keyifle okuyun.
Fiyatı: 22.40 tl
3- BİRİ FİLM Mİ DEDİ?
Bir deli asla filmsiz yapamaz. Harika filmler ve ufak diziler izledim hemen paylaşmak istiyorum. Hadi bakalım iyi seyirler size.
The Lost Room
The Lost Room bana göre izlediğim en güzel mini dizi idi. Bayıldım demek bile az kalır yanında. Şöyle ki olaylar bir anahtarın ortaya çıkışı ile başlıyor ve harika ilerliyor. Yıllar önce bir otel odasında ölen bir adamın geride bıraktığı nesneler ile ilgili bir olay örgüsü var.
Anahtar her kapıyı açabiliyor ve kişileri o otel odasına götürüyor. Harika bir film/dizi daha fazla spoil yok. İzleyin ya banane. Keyifli izlemeler.
İMDb: 8,3/10
Ove Adında Bir Adam
Zaten bir inceleme yazısı yazmıştım. Ama burada da bahsetmek istiyorum. Eşini kaybetmiş bir adamın kendini suçlaması ile başlayan bir olaylar zincirini konu alıyor.
Sevgili ana karakterimiz Ove intihar etmek için her yolu dener ve tam hayata yeniden tutunmak istediği anda sevgili karısına kavuşur. Mutlaka izleyin demekten başka elden ne gelir. Keşke zorla izletebilsem sizlere. İyi seyirler diyelim bakalım.
İMDb: 7.5
Predestination: Zamanın Ötesinde
Ne acayip bir filmdi be bu dediğim bir film kendisi. Barda oturan bir adamın barmene tüm hayatını anlatması ile başlayan ve olaylar nereye gidiyor be böyle dediğim çok ilginç bir filmdi. Ha aşırı tavsiye etmiyorum çünkü biraz sıkıcı ilerliyor. Olayın tüm heyecanı sadece sonu.
Ama izlediğinizde finalde "yok artık yaa" diyeceksiniz eminim. Benimde aslında sıkılıp az kalsın kapatacağım bir filmdi. Ama sonunu biraz geriye sarıp tekrar izledim "nasıl yani" diyerek. Bana kalırsa sabredip izleyin acık. İyi seyirler.
İMDb:7.5
Sıkıysa Yakala
Şu popülerlik düşmanlığı bitirdi beni. Sırf popüler olduğu için erteleyip durduğum aslında çok eski bir film. İzledim ve hiç sıkılmadım. Hatta bolca kahkaha da attım. Bence herkes izlemeli.
Bir sahtekarlık nasıl ustaca yapılır ve insan ailesine kadar nasıl kandırılır delice anlatılmış bir film. Zaten Tom Hanks hayranı oluşum filmi çekilir kıldı. Bana göre bu film ilk 10 da olabilir bende. Tabi komedi dalındaki sıralamada. İyi seyirler.
İMDb: 8.0
4-MÜZİK HAYATTIR
Aslında bu kısımda paylaştıklarımla iyi yorumlar aldım ve müzik konusunu sık olarak ele alacağım. O halde başlayalım. Valla yazmak bile yordu beni. Nigar Muharrem: Omuzumda Ağlayan Bir Sen
Biraz bahsetmek istiyorum şarkıdan. Aslında mart ayında ilkkez dinlediğim bir şarkıydı. Bayıldım bu şarkıya. Biraz umutsuz gibi gelmişti başta. Ama insan umutsuzluğu bile seviyor. İyi dinlemeler. Sevdikleriniz ile dinleyin...
Eypio: Umudum Kalmadı
Yazdım,yazdım yazdım yazdım derken ben bitiyorum ya. Sözleri çok hoşuma gidiyor napim yaa. Bence dinleyin sevgili mavi kelebekler. "Umudum kalmadı korkuyorum" iyi dinlemeler.
Can Yüce: Sanki Rüya
Kendisini scorptan takip ediyordum zaten sevgili Can Yüce'nin. Dillere peleseng olacak bir şarkı yapacağını tahmin etmezdim. " Yaşanılanlar sanki rüya, Yaşanılanlar aşktı güya..." Mutlaka dinleyin canlar.
Lindsey Stirling: Roundtable Rival
Biraz da müzik dediğim zamanlar sürekli olarak dinliyorum zaten kendisini. Harika keman çalıyor tatlı kızımız. Valla uzun zamandır bu kadar iyisini dinlememiştim. Keyifli dinlemeler. Artık veda vakti sevgili mavi kelebekler. Spotify'de bir şarkı bir anlam listesi yapmaya başladım. Bana anlam katan herkese teşekkürler. Sevgiyle kalın...
Çılgın zamanlar olmasa da geçiyor bir şekilde günler. Bazen bir neşe bazense keder ile gelip geçerken zaman, ben sanki beddua yemişçesine yerimde sayıyorum. Yahu hayatım hiç mi yolunda gitmez? Gitmiyor vallahi. Son 2 yılda başıma gelen 22 yaşıma gelene kadar gelmedi valla. Yok iyi bir gusül gerekiyor sanırım. Neyse bu aralar yapabildiğim tek şey evde oturmak, kitap okuyup yazılar yazmak olduğu için bunu değerlendiriyorum. Neredeyim, neler yapıyorum, nasılım, neler olacak, ne konuşalım, hebele hübele... Neler oluyor hayatta, bir de şu rüya gerçek olsa... Hadi başlayalım. (vlog çekmek istiyorum yaaa)
1- Abi Kemik Değil, Kas Bu
Ah şu sıralar nasıl ağrı çekiyorum ben. Canım nasıl yanıyor bir bilseniz. Ufak bir iş kazası geçirdim.Belimde yine ufak bir iki yırtık var. Yürümekte zorlanıyorum ve haliyle ağrıdan uyuyamıyorum. Bu kadar sinirli ve asabi olmamın tek nedeni bu. Fevri kararlar almaktan çok korkuyorum. O yüzden kitap okumaya sardım. Teknolojiden uzak kalmak istiyorum fakat o konuda başarılı değilim. Zaten izinliyim fizik tedavi saatlerim hariç hep evdeyim. (Bu arada dizi ve film önerilerine acayip açığım)
2- Kendimi Yeniden Keşfediyorum
Şu sıralar kendimle alakalı yeni şeyler keşfediyorum. Bir romantizm unsuru olan bahar yağmurlarını aslında sevmediğimi keşfettim. Sucuk gibi ıslanınca olaylar değişiyormuş valla. Geçen eve geliyorum, malum ayak sakat olunca yürüyüş yapılan yol boyunca ıslandım. Hem kendime gülüyorum, hem de yağmura söve söve 10 dk süren bir yolu 25 dk'da geldim. Bırak romantizmi odun hatta kalas deseler yok yani sevmiyorum yağmuru. Ha birde sevmiyorum dediğim Rap Müziği sevdiren birini buldum. Şimdilik ondan başkasını dinlemicem ama belki daha çok severim zamanla. Neyse kendisi "Emre ÖZKAN" olur efenim. Normalde izlemeye doyamadığım parodiler çekiyor ama rap de yapıyormuş. Sizlere bir şarkısını bırakacağım. Siz karar verin.
3-Kişisel Bir İki Değişiklik
E bir buhran halinin hazin sonuyla sizinleyim. Bazı tahminler olur belki ama bunalıma girince ne yapıyorsam yine yaptım. Saçlarımı kestirdim. Uzun zamandır bu kadar kısa kullanmamıştım. Birde tatlı bir kahve tonuna boyattım. Sanırım bir süre aynalardan uzak kalacağım. Çok üzülüyorum kısa görünce. Ha birde lens aldım. Ama çok gerekmedikçe kullanmayacağım. Yeşil renk göz yakışıyormuş aslında. Piercingler artık yoklar. Başta üzülmüştüm ama doğal halimin daha iyi olduğunu söyleyenlerin sayısı artınca bir değerlendireyim dedim. Sanırım onlar haklı. Bakalım daha neler gelecek başıma.
4-(Y)ol (G)eçen (S)ınavına Girdim
Evet hazırlanmasam da, kitap açıp bakmasam da o sınav benim sınavımdır. Girdim YGS sınavına. Kolay bir Türkçe ile karşılaştım ve 40 dk sürdü o kısım. Peki ya sonrası? Evet sonrası yok çünkü ben uzun zamandır ne Tarih ne de Fen Bilimleri dersi gördüm. Haliyle okuduğum kitaplar ile biraz Tarih yaptım ama Fen neredeyse hiç yoktu. Ve tertemiz az karalanmış optiğimi sınavın bitişine 1 saat kala teslim ettim. Ciddi bir ağrı çektim ve oturamadım bu yüzden sınavdan erkenden çıktım. O yüzden pek başarılı bir sınav değildi. Bakalım olmadı seneye tekrar denerim, hipotenüsün tüm komşularını yenerim.☺
5- Neler Oluyor Hayatta
Diksiyon eğitimi alacağım yakın bir zamanda. Kısa bir kurs. Sonrasında sıkı bir çalışma. Trt'ye bir başvuru yaptım Dublaj ve Ses eğitimi için. Belli mi olur sanatı bir noktadan yakalarım belki. Hayatım boyunca hep Tiyatro ile varolmak istedim.. Üniversiteyi de bu yüzden çok istiyorum. Umarım ailemi bunaltmadan kendi imkanlarım ile bunu başarabilirim. Şuan bir kitap fuarı var ve sakatlığım yüzünden gidemiyorum. Neyse her şey güzel olacak...
6-Evlilikten Paçayı Zor Kurtardık
Bir iki hafta önce bolca tepki toplayan bir yazı yazdım. Kadın olmanın zor olduğu söyledim ama erkekleri aslında yermedim. Bazı arkadaşlarım, dostlarım samimi olduğum veya olmadığım bazı insanlar bu konuya çok içerlemiş. Biraz bu konuyu anlatayım. Bu kadar hayali olan bir kıza evlensen mi acaba dersen ne olur? Tabiki çok üzüldüm. En kötüsü bunu karşı gelemediğim biri, yani babam söylerse haliyle epeyce düşündüm. Tüm yönlerini, iyi veya kötü demeden, dış görünüşe bakmadan ama sonuç değişmedi. İstemedim evlenmek, Ha bu arada evliliği özgürlüğün kısıtlanması vs. gibi de görmüyorum bazı insanlar gibi. Ben sadece bazı şeyleri kendim başarmak istiyorum, destek almadan. Bu yüzden şimdi olmasını istemiyorum.
Evet sevgili mavi kelebekler, hayatım bir karmaşa ve acı içinde geçiyor bu aralar. (fiziksel bir acı). Ha bu arada her yazımda yaptığım ölüyorum aşığım tripleri atmak yerine şunu demek istiyorum. Hayatta doğruyu deneyip yanılarak bulursunuz. Bazen yanılmak da gerekiyor. Hayata küsmek manasız bir hareket. Çünkü seni seviyorum, seni asla bırakmam diyenler daha iyisini bulduğunda sizi görmüyor bile. Yaşadım, biliyorum... Ve bir tavsiye, ister bu kız daha küçük deyip göz ardı edin, isterseniz de dinleyin. "öfke her duyguyu canlı tutar, hele ki kin asla unutturmaz, size ne yaparsa yapsın affedin, Ben affediyorum..."
Bu arada sevgili mavi kelebekler, 1 yıl oldu Bir Deli Mavi doğalı. Çekiliş ve hediyeler vermek istiyorum. Hediye konusunda daha karar vermedim. Sizden hunharca tavsiye bekliyorum. Sevgiler saygılar.
Mevsimler anılar kadar hızla akmıyormuş iyi anladım. Mevsimler birikmiyormuş öyle çabucak. Eski zamanların vazgeçilmez ağrıları duruyor halen bedenimde. Unutmayı her istediğimde yeni bir iz hatırlatıyor olanları. Umudumu kaybettim bir iki gün önce. Beni halen hatırlayanınız var mı?
Sanırım ben unuttum bazı şeyleri. Unuttum mesela erken yaşta beni bırakan dostumun ölüm saatini, mesela ilk mavi olduğum günü unuttum, İlk defa kalbimin delice attığı günleri unuttum, birçok ilki unuttum ben. Bazı şeyler hatırlıyorum. yalnızlığın cazip gelen bazı yönlerini iyi hatırlıyorum, insanlardan uzak durduğum o güzel günleri hatırlıyorum.
Gece? Unuttum artık gecenin karanlığının maviyi sarıp sarmaladığı günleri. Gece artık hiç tanık olmadığım bir yüzünü gösteriyor bana. Yalnızlığı derinden hissettiren birkaç yön. Karalanmaktan hiç hoşnut olmayan bir kağıda döktüm içimi. Neredeyse gece kadar karanlık oldu. Yine saçlarımdan kurtuldum. Yine bana ait ne varsa yerle bir oldu. Artık kısaltmalar kullanmıyorum. Uzun uzadıya paramparçayım. Kısa kalmış cümlelerden sıkıldım.
Şimdi bu yazıyı yazdığım yargılayacağım kendimi. Ne gerek vardı, öyle değil mi?
Bir klasik haline gelmiş, BİR DELİ MAVİ'nin olmazsa olmazı dörtlemelerden bir yenisi ile karşınızdayım. Bir video girişi havasında olsa da yazı yazdığımı unutmadan devam edeyim. Şarkılarımın ilginç olduğu söyleyen birçok insan var. Bazen müzik listemi alıp "e kim bunlar hiçbirini tanımıyorum" diyen bile var. Bende bugün herkese ilginç gelen şarkılar içinden tam dört tane seçtim. Ve sizinle paylaşmak istiyorum. O halde başlayalıııııııımmmm!!!
1-Light İn Babylon: İstanbul Solisti İran asıllı olan ve diğer iki üyesiyle dünya diğer bir deyişle evrensel müzik yapan bir gruptur. Uzun süre İstiklal caddesinde boy göstermiştir, halen sokakları sevdiklerini söylerler. Şimdi bu güzel grubun dinlemeye doyamadığım ikinci şarkısı ile sizleri baş başa bırakayım.
2-Emir Can İğrek: Müzik Kutusu
İlginçtir ama sıkı bir Bip Akustik takipçisi olunca yeni seslerin keşfi de zor olmuyor. Alternatif müzik yapan güzel bir sestir kendisi. Kim olduğunu hiç araştırmadım. Bu yazıyı yazıyorum diye bakıp emin olmadığım bilgileri paylaşmak istemiyorum. Bence sadece yaptığı müzikle ilgilenip dinleyelim sevgili arkadaşımızı. Sizi şarkıyla bırakayım ben çok konuştum yine.
3- Nada: Gece Düştü
Nada Müzik olarak karşılaştığım, çok sesli bir grup olan Nada, ilginç bir alt yapıya sahip. Aslında marjinal şarkı sözleri olduğu kesin ama kliplerinin biraz feminizm koktuğu da bir gerçek. Umarım beğenirsiniz. "bu geceyi atlat, yarınlar hep güzel olacak." Sizi şarkıyla bırakayım.
4-Hindi Zahra: Beatiful Tango
Fas asıllı güzel şarkıcı uzun yıllardır Fransa'da yaşamaktadır. Şarkılarını özellikle yatmadan dinleğim tatlı bir tınısı mevcut. O halde iyi dinlemeler der ve giderim. Herkese mutlu günler... Sevgiler, saygılar...
Selam sevgili mavi kelebekler. Evet sana söyledim. Bloguma uğradığına göre bir mavi kelebeksin. Ben Sema Nur Devamı Sosyal Ağlar
İZLEYİCİLER
Her Gün Bir Söz
Hayat bir parça nakış işIemesine benzetiIebiIir. Hayatının iIk yarısındaki herkes işIemenin ön tarafını görür, ikinci yarısında ise tersini. İkincisi o kadar güzeI değiIdir, ama daha öğreticidir, çünkü ipIerin birbirine nasıI bağIandığını görmemizi sağIar.